
Dikkat bozukluğu, insanın hayatının her evresinde karşı karşıya kalabileceği ama ağırlıkla çocukluk yaşlarında başlayan bir rahatsızlıktır. Genel olarak odaklanmada zorluk çekme, bir şeyi çok çabuk unutma gibi davranışlar ile birlikte “Ben geliyorum.” Mesajları verdiği bilinir. Aslına bakıldığında bir hastalık, sorun olarak görmeyenler olsa da ya da bu zamana kadar böyle bir şeyle karşı karşıya olduğunu fark etmeyenler olsa da bu yazıyı okuduktan sonra eminim o kişilerin birçoğu “Acaba?” diyecektir. Çünkü neredeyse hepimizin aşina olduğu bazı durumlar var ki, bunlar dikkat bozukluğunun en büyük belirtileri.
Dikkat Bozukluğu Yaşadığınızı Kanıtlayan Durumlar
Hadi yine iyisiniz ama istemediğiniz bir konuya maruz kaldığınızda ve sevmediğiniz biri bir şey anlattığında “Ya bende dikkat bozukluğu var da odaklanamıyorum pek. Kişisel algılama.” Diyerek aradan sıyrılabilirsiniz :) Evet, geleneksel şakamızı da yaptığımıza göre, bahsettiğim ve aşina olduğumuzu düşündüğüm o durumlara anlatmaya başlayabilirim.
1. Yapmak İstediğiniz Bir Şeyi Anlık Unutmak
Hepimizde olmuştur buzdolabının kapağını açıp boş boş baktıktan sonra “Ben bunu neden açtım ya?” diye düşünmek. Ya da mutfağa diye oturduğu yerden kalkıp, farkında olmadan tuvalete gitmek. Bu durumlar böyle dışarıdan okunduğunda oldukça keyifli aslında ama olayları yaşayanlar “Ya, bak yine ne yapacağımı anlık unuttum, ne kadar sevimliyim. Yerim kendimi.” Demiyorlar. Çünkü bu eğlenceli görünen durum, çoğu zaman o kişileri yapmaları gereken işlerinden alıkoyuyor.

2. Eşyaları Alakasız Yerlerde Bırakma
Bu durum da yaşayan için en az ilki kadar sinir bozucu. Düşünsenize reçel kasesini nereye koyduğunuzu günlerce aramışsınız ve günler sonra onu ayakkabılıkta bulmuşsunuz. Nasıl ya? :) Bu sanırım sorunu yaşayanlara ek, sorunu yaşayan kişilerle aynı evde kalanlar için de oldukça sinir bozucu bir durum ama tabii ki anlayış gösterilmesi gerekli :)

3. Çabuk Sıkılmak
Gittiniz, çok büyük bir hevesle yapboz aldınız ve daha kutusunu açarken sıkılıp bıraktınız diyelim, bahsettiğimiz şey tam da bu. Dikkat bozukluğu yaşayan bireyler, neredeyse başladıkları hiçbir aktiviteyi bitiremezler. Çünkü öyle çabuk sıkılırlar ki, büyük bir hevesle başladıkları şey beş dakika sonra onları adeta boğar.

4. Bir İş Bitmeden Yenisine Başlama
Bu aslında yukarıdaki ile de ilgili bir durum biraz. Yukarıdaki derken 3. Başlıktan bahsediyorum :) Bir şeye hevesle başlamak tam olarak dikkat bozukluğu yaşayan bireylerin işi diyebilirim. Bu yüzden daha elindeki bitmeden diğer işe başlama heveslerinin olması gayet normaldir. Ellerindeki işi bitirememeleri de hem iki işle birden uğraşmaları hem de ilk işten sıkılmaları ile alakalıdır.

5. Gereksiz Detaylara Takılma
Benim vardı mesela böyle bir takıntım. Ders esnasında öğretmen tahtayı silerken ufacık bir yeri silmeden atladıysa bana geçmiş olsun :) Ders boyu oraya odaklanmaktan ders falan dinleyemezdim. Bu da tam öyle bir şey. Mesela karşınızda biri var onunla sohbet ediyorsunuz, sonra birden saçında beyaz bir tüy/toz gördünüz. Sonra o kişinin ne söylediğini bırakıp sadece o tüye odaklanmaya başlıyorsanız size de geçmiş olsun, sizi de eledik :)

6. Toplum İçerisinde Kendi İşine Odaklanamama
Bu, hem etraftaki yine gereksiz veya alakasız detaylara fazla takılmaları hem de sesli bir ortamda işlerine odaklanamamaları ile ilgili bir durumdur. Mesela kütüphane, ders çalışmak için en uygun ortamdır değil mi? Dikkat bozukluğu olanlar için kesinlikle değil. Çünkü oradaki insanların giydikleri, yazı yazarken kalemlerin çıkardıkları hışırtı veya sayfa çevirme sesleri onlar için tam bir işkencedir. Bu nedenle böyle bir ortamda bile kendi işlerine asla odaklanamazlar.

0 Comments