Önümüz kış, malum. Eldeki sıcak kahve kupalarının, kızarmış burunların ve sarınmış battaniyelerin mevsimi. Aslında her mevsim ayrı bir güzeldir, kış da öyle ama bir de yaydığı şu virüsler, hastalıklar olmasa…
Kış, insanlar için resmen hastalık mevsimidir. Öyle ki yazın hasta olan biri “Bu mevsimde bile hasta olmayı nasıl başardın!” cümleleri ile sürekli karşı karşıya kalır ama kış öyle değildir. Gerçi herkesin çevresinde buna da bahane bulabilecek olanlar vardır ama kışın kendisi de bunun kaynağı olabilmektedir. Kış denince akla gelen ilk hastalık ne mi? Tabii ki grip! Öyle ki kışı gribin altı zamanı olarak anlatanlar bile vardır. E tabii bunun farklı farklı nedenleri vardır. Gelin birlikte inceleyelim.
Kışları Neden Grip Olunur?
1. Kapalı alan… Kışları havanın soğuması hatta bazen fazlasıyla soğuması insanları adeta eve mahkum bir hale getirmektedir. Dışarı çıkan insanlar bile ya cafe ya da AVM aramaktadır ki ısınabilsinler. Bu da grip olunmasının temel nedenlerinden biridir. Sürekli kapalı alanda bulunmak, üstelik cafe ve alışveriş merkezi gibi birçok insanın bulunduğu kalabalık alanlarda bulunmak insanları sürekli virüs ve bakteriler ile adeta temas haline getirmektedir. Bu da kişiyi grip yapmak için yeterlidir.
2. Kışları güneşin fazla açmaması (Ah o kapalı havalar!), sürekli karanlık bir hava olması, grip olunmasının, gribe uygun ortam alınmasının en büyük nedenidir. Çünkü bilindiği üzere güneş, D vitamini kaynağıdır. Kışın güneşin olmaması ya da en azından nadiren çıkması bireyleri bu vitaminden mahrum bırakacak onları zayıflatacaktır.
3. Tabii ki soğuk havalar! Burayı yazarken içime bir ürperti geldiğini yazmadan edemeyeceğim. Kış deninde akla gelen ilk şey soğuk havalardır. Ne kadar kalın ve sıkı giyinirse giyinsin, bireyler mutlaka üşüme hissi ile karşı karşıya kalmaktadır. Kışın doğası da budur. Bu da hasta olmak için yeterlidir.
4. Bağışıklık sisteminin zayıflaması… Kışın belirgin yan etkilerinden biri de budur. Bu da gribe uygun ortam hazırlamak için yeterlidir.

Grip Nasıl Atlatılır?
Peki nasıl geçecek arkadaş bu grip? Ya da nasıl engel olacağız? Diyenler için de açıklamayı şöyle yapalım:
- İstirahat, gribin geçmesini sağlayan en önemli etmendir. Grip olmuş birinin kesinlikle dinlenmesi gereklidir. Öyle ki, grip olduğunda istirahat eden bir kişinin hastalığı en fazla 10 günde kolaylıkla geçmektedir.
- Uykuyu ihmal etmeyin. Çünkü uyku esnasında hem hücreler yenileniyor hem de melatonin hormonu daha kolay salgılanıyor. Bu nedenle grip olan bir bireyin düzenli olarak uyuması önemlidir.
- Su tüketimini azaltmayın, aksine arttırın. Su, vücutta var olan zararlı maddelerin dışarı çıkmasını kolaylaştırıyor. Bu terleme gibi durumlarla gerçekleştiriliyor. Bu nedenle su içmeyi ihmal etmeyin.
- Özellikle meyve tüketin. Portakal, mandalina gibi turunçgiller tam bir C vitamini deposudur. C vitamini de vücudun direnç kaynağıdır. Bu nedenle düzenli olarak C vitamini bulunan yiyecekler tüketmek hem gribin geçmesini, hem de gripten korunmayı sağlar.
- Gribe iyi gelen birçok bitki çayı da vardır. Bunların tüketilmesi de hem gripten korunmayı hem de arınmayı sağlayabilir. Mesela bu çayların başında zencefil çayı gelmektedir. Zencefil çayı, faydaları arasında yok yok bir çaydır. Mesela gribe bağlı olarak tıkanan burnun açılmasına iyi gelir. Bu da bizim için bir “ohh be!” kaynağıdır. Solunum yollarını açması, kan dolaşımını hızlandırması, terleme yapması gibi durumlar da diğer faydalarıdır. Terleme yapması, hem ateşin düşmesine hem de zararlı toksinlerin vücuttan atılmasına yardımcı olur.
Bunca şey yazdık çizdik, önerdik. Fakat, yapıp yapmamak sizin elinizde. Ben bunlarla uğraşamam diyorsan git doktora bir serum yaptır ve ilaçlara dayan, napalım yani?
0 Comments